Bugün, Atatürk’ün “En Büyük Eserim” dediği Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşunun 97. yıl dönümünü büyük bir heyecan ve gururla kutluyoruz.
Mustafa Kemal’in önderliğinde milletçe kazanılmış Milli Mücadele sonucu laik, demokratik ve hukuk devleti esasına dayalı Türkiye Cumhuriyeti kurulmuştur.
29 Ekim Cumhuriyet’in ilanı, 30 Ekim Mondros Ateşkes Antlaşmasına bir gün öncesinden verilen cevaptır.
10 yıllık savaştan sonra harabeye dönmüş Anadolu’da yokluklar içinde, kimsesizlerin kimsesi olarak kurulmuş Türkiye Cumhuriyeti eğitim, kültür, sanayileşme, ulaşım, salgın hastalıklarla mücadele konularında büyük başarılar sağlamıştır.
Türkiye, kadınlara seçme seçilme hakkı verme konusunda Avrupa’da “7.”, İslam dünyasında “1.” sırada yer almıştır. Okuma yazma oranı 1935’te yüzde 19.2’ye yükseltilmiştir.
1938’e gelindiğinde Türkiye Cumhuriyeti’nin Osmanlı borçlarından başka borcu yoktur.
Türkiye Cumhuriyeti kısa zamanda dünyanın saygın bir ülkesi ve bulunduğu coğrafyada ciddi bir barış ve istikrar adası olmuştur. Nitekim iki dünya savaşı arasında dünyada meclisleri açık olan ve bir şekilde demokratik işleyişe sahip olan 10 ülkeden biridir..
Emperyalizme karşı kazanılan Milli Mücadele bütün mazlum milletlere örnek olmuş, Kurtuluş Savaşı’nın önderi, milletini Ergenekon’dan çıkarmakla kalmamış; onun yürüyeceği aydınlık yolu da çizmiştir.
Gazi Mustafa Kemal Atatürk, çağının düşünüş biçimini beceremeyen toplumların bozulup, çürüyeceklerini görüyordu. O nedenle topluma her konuda çağdaş düşünmeyi ve bilimi referans vermiştir.
Cumhuriyet bizim için özgürlüktür, bağımsızlıktır, medeniyettir…
Cumhuriyet, milletin bütün bireylerini kaderde, kıvançta, tasada bir yapma projesidir.
Bugün Atatürk’ün emaneti olan Cumhuriyet sahipsiz değildir, yüksek karakterli savunucuları vardır. Cumhuriyet, fikri hür, vicdanı hür, irfanı hür nesillerle yükselecektir. Bu sebeple eğitim davası Cumhuriyet davasıdır, Türkiye davasıdır.
Temeli, Türk kahramanlığı ve yüksek Türk kültürüne dayanan Türkiye Cumhuriyeti, kuruluş felsefesiyle ve demokratik değerleriyle ilelebet payidar kalacaktır.
Bu duygu ve düşüncelerle, başta vatanımızın kurtarıcısı ve Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK olmak üzere, bütün İstiklal kahramanlarımızı, şehit ve gazilerimizi minnet ve şükranla anıyor, Orhangazi’li hemşerilerimizin ve bütün vatandaşlarımızın 29 Ekim Cumhuriyet Bayramını kutluyorum.