Nöbetçi Eczaneler
Orhangazi ve İznik medyasının İznik Gölünde yaşanan çekilmeyi yerel ve ulusal basında defalarca haber yapmasına rağmen İznik Gölü’nü kurtarmak için maalesef henüz hiç bir adım atılmadı. İznik Gölü her geçen gün kuruyor. Göl can çekişmeye devam ediyor. Ülkemizde onca örneği varken ve İznik Gölü için göz göre felaket yaklaşırken neden bu konuda hiç birşey yapılmadığını vatandaş kaygıyla takip ediyor.
Türkiye Tabiatını Koruma Derneği bilim danışmanı Dr. Erol Kesici’nin Türkiye’deki göller ile ilgili 2020 yılında hazırladığı rapora göre ülkemizde son 60 yılda, Marmara Denizi’nin yüz ölçümünden daha büyük, neredeyse üç Van Gölü büyüklüğünde 70’e yakın doğal göl kurudu. Bunun başlıca nedeni, göllerin yıllık su bütçelerinin korunarak kullanılmaması, çok su tüketen ürünlerin neredeyse vahşi sulamalarla üretimi ile gölleri besleyen kaynakların hoyratça yok edilmesidir.
Vatandaşlar İznik gölünün günden güne kurduğunu, bir bataklığa dönüştüğü hayâl edince gelecekte doğabilecek böyle bir durumun bölgenin tarım ve turizmi açısından yol açacağı felaketi tahmin etmenin zor olmadığını ifade ediyorlar. Yarın çok geç olabilir. Yapılacak hiç bir şey kalmadığında ne kaybedilen gölü geri getirmek mümkün olacak ve ne de pişmanlıklar da çare olacaktır.
Yılın 7-8 ayı boyunca Marmara denizine akan Karsak ve Gürle Dereleri İznik Gölü’ne kanalize edildiğinde İznik Gölünün kurtuluşu olacaktır. Gemlik’e kadar çekilen su hattı ve pompaların İznik Gölü’nde yol açtığı su kaybı karşılanabilir. Gemlik Serbest Bölgesi için Azot Gübre fabrikasının 3 İstasyonu tarafından 7/24 İznik gölünden su çektiği vatandaşlar tarafından dile getirilmektedir. İznik Gölüne 6 ay önce de yeni bir boru hattı çekildiği bölge insanı tarafından ifade edilmektedir. Çiftçilerimiz tarlasına kuyu açıp 7-8 metreden su çektiğinde bile bedeli alınırken, vatandaşlar İznik Gölünden alınan suyun ne karşılığında verildiği ya da kime ne şekilde satıldığı konusunda yetkililerden açıklama bekliyor.
Vatandaşlarımız Ülkemizde, bilim adamları tarafından yapılacak olan akademik ve bilimsel çalışmalarla çok daha etkili ve hızlı çözümler üretilebilecek potansiyel olduğuna yürekten inandıklarını ifade etmektedir.
Bu arada kasım ayında İznik Gölünde nesli tükenme tehlikesi ile karşı karşıya olan ördekler için Avrupa Birliğinin harekete geçtiği düşünülürse yerel ve merkezi yönetimlerin alarm veren İznik Gölü için kayıtsız kalacağı düşünülemez. Aksi takdirde İznik Gölünün yok olmasına engel olmayan ve bunu önlemek için hiç bir şey yapmayan yetkilileri tarih kaydedecektir.
Vatandaşlar Bursa valisi Sayın Yakup Canpolat ve Büyükşehir belediye başkanı Sayın Alinur Aktaş’tan, İznik Kaymakamı Sayın Recai Karal ile Orhangazi Kaymakamı Sayın Süleyman Özçakıcı’dan, İznik Belediye Başkanı Sayın Kağan Mehmet Usta ile Orhangazi Belediye Başkanı Sayın Bekir Aydın’dan bu konuda Üniversiteler ile işbirliği yaparak bilimsel tespit ve çözümler geliştirmesini ve derhal harekete geçmesini beklemektedir.
Çakırca Mahallesi Muhtarı Zeki Bayrak,İznik Gölü‘ndeki çekilmenin son yıllarda iyice belirginleştiğini söyledi.Çekilmelerinin 3 sene önce başladığını ve yıllara göre değiştiğini dile getiren Bayrak, “Bu yıl çekilme daha fazla” dedi.Bayrak, su seviyesinin ise 1 metre civarında düştüğünü aktardı.Kıyıda bataklıklar oluştuğunu ifade eden Bayrak, şöyle konuştu:”Buharlaşma, kış karlarının yağmaması gölü etkiliyor. Gölün dolması için dağlara kar yağması lazım. İklim bozukluklarından bahsediliyor. Sıcaklık ve buharlaşmayla beraber çok büyük bir su kaybına yol açıyor. Çekilme de buna bağlı olarak gerçekleşiyor. Kuraklık etkisi var. Son yıllarda çok kar yağmadı. Öyle olunca da otomatik olarak su seviyesi düşüyor.”
