Bursa Su Kolektifi , Orhangazi Cumhuriyet Alanında hafta sonu yaptığı eylemde son günlerde çekilmesi ile Ülke gündemindeki yerini koruyan İznik Gölüne dikkat Çekti. Bursa’dan gelen bir grup tarafından burada yapılan basın açıklamasında İznik Gölünün kurumasına dikkat çekilirken , açıklamada İznik gölüne sahip çıkılmadığı iddia edildi.
Bursa Su Kolektifi tarafından Orhangazi Cumhuriyet alanında yapılan basın açıklamasında ;
Geçen ay İklim Adaleti Marmara Yaşasın Kervanı ile birlikte Nilüfer Çayı kenarında kirliliği ifşa ettik. Bugün İznik Gölü’nün kirletilmesi, su çekilmesi ve işgal edilmesini ifşa etmek için İznik Gölü’ndeyiz. Geçtiğimiz bir yıl boyunca da her ayın 22’sinde Bursa Çevre Şehircilik İl Müdürlüğü önünde yaptığımız basın açıklamalarıyla suyu kirletenleri, ticarileştirenleri, ormanı yakanları, işgal edenleri ifşa ettik. Yalnızca ifşa ile kalmadık, ilgili resmi kurumlara verdiğimiz dilekçelerle şikayet ettik, ihbar ettik, doğamızı kurtarmak için harekete geçmelerini istedik. Bilgi edinme taleplerimiz resmi kurumları o derece rahatsız etti ki suyun kirletilmesi ve ticarileştirmesi herkesçe görünür olduğu halde kendilerini savunmaya geçerek “Biz görevimizi yapıyoruz” yalanını söylemek zorunda kaldılar.
Dilekçelerimize verilen yanıtlar, Türkiye’yi yöneten AKP iktidarının devlet kurumlarının içine soktuğu acıklı ve yoz tablonun göstergesi niteliğindedir. Biz bugün İznik Gölü’nde gözlemlediğimiz gibi gittiğimiz her yerde sularımızı, ormanlarımızı ve diğer doğal alanlarımızı hızla artan, işgal, kirletilme, hortumlanma ve sonsuzmuş gibi hoyratça kullanmanın acı ve endişe verici sonuçlarını görüyoruz.
İZNİK GÖLÜ ULUSAL ÖNEME HAİZ SULAK ALANDIR
İznik Gölü’nün sorunu kirletilmesi olduğu kadar göl su kotu yüksekliğinin sürekli düşmekte oluşudur. Bunun nedeni basitçe iklim değişikliği diye geçiştirilemez. Gölden ve gölü besleyen derelerden sürekli artan oranda sanayi ve tarımsal kullanım amaçlı yasal ve yasa dışı su çekimi sürdükçe, yeni sanayi tesislerine, yeni inşa edilen barajla izin verildikçe İznik Gölü su yüksekliği düşmeye devam edecektir.
İZNİK GÖLÜNDE SU KOTU SÜREKLİ DÜŞME EĞİLİMİNDE
İznik Gölü’nde su kotu yüksekliği DSİ’nin son ölçümlerine göre 83,46 m olmuştur. Gölün minimum işletme kotu en az 83,30 m olduğu hesaba katılırsa içinde olduğumuz yaz mevsiminde göle giren su miktarının azalması, buharlaşma ile birlikte su yüksekliği kotunun en az 15 cm daha düşeceği hesaplanmaktadır. Bu da İznik Gölü’nde bu yıl kritik su yüksekliğinin altına düşeceği anlamı taşımaktadır. İznik Gölü’nden resmi su kullanım izni bilindiği kadarıyla yılda 10 milyon metreküp gibi devasa miktarla ile Gemlik Gübre başı çekmektedir. Hakkında açılan proje iptali davalara rağmen yapımı süren Meyra Madencilik tesislerine şimdilik yılda 200bin metreküp su verileceği konusunda DSİ ile yapılmış sözleşme bulunmaktadır. Bunun dışında gölden ve gölü besleyen derelerden tarımsal amaçlı çekilen sular izin verilen sınır değerlere yaklaştığı da bildirilmektedir. Biz BSK olarak, İznik Gölü ve çevresine su kullanan yeni sanayi tesisleri kurulmasına hiçbir şekilde izin verilmemesini, Cargill başta olmak üzere aşırı su kullanan sanayinin acil olarak başka yerlere taşınması, su kullanım izinlerinin iptal edilmesini, yasadışı su çekimlerinin engellenmesini talep ediyoruz.
CARGİLL VE MUZ CUMHURİYETİ
Doğrudan İznik Gölü’nden su kullanmasa da aslında en çok su kullanan ABD’li tarım tekeli Cargill’in mısır şurubu üretim tesisleridir. Yakın geçmişte Bursa Barosu öncülüğünde hakkında açılan davalarla iki kez Yürütmeyi Durdurma ve bir kez de Kapatma kararı olduğu halde Cargill yalnızca 47 gün kapatılabilmiş ve muz cumhuriyetlerine yaraşır biçimde hakkındaki suçlamalara AKP Hükümeti tarafından çıkarılan bir çeşit af kanunu ile davalar düşürülmüştür. Cargill yer altı suyu kullanır. Ancak yeraltı su akiferlerinin birbiriyle ve özellikle göl gibi büyük su kütleleriyle bağlantılı olduğu bilimsel gerçektir. Bu nedenle Cargill, İznik Gölü’nden su kullanmıyor demek yanlıştır, yanıltıcıdır. Cargill inşa edildiği yıl ÇED Raporundan yapılan hesaplamayla Orhangazi ilçesi şebeke suyuna bir yılda verilen su miktarı kadar su kullanarak atık suyu Karsak Deresine boşalttığı bilinmektedir. Cargill aradan geçen zamanda kapasitesini kat kat arttırdı dolayısıyla su su kullanım miktarı da aynı oranda arttı.
HUKUKUN İFLASI: ÇED İZNİ OLMADAN ZEYTİNYAĞ FABRİKASI İNŞAATI SAHİBİ AKP MECLİS ÜYESİ
İznik Gölü’nü korumaya yönelik yakın geçmişimizde Bursa Barosu öncülüğünde çok sayıda dava açıldı. Zeytinyağ fabrikaları başta olmak üzere çok su kullandığı bilinen kağıt fabrikası bu davalar sonucu projeleri iptal edildi. Bayraktarlar grubuna ait kağıt fabrikası projesini yeniden canlandırmak için girişimler yapıldığını biliyor gelişmeleri izliyoruz. Bununla birlikte bir örnek var ki kanunlara aykırı olarak ÇED izni olmadan İznik Gölü’ne 500 m mesafede zeytinyağ fabrikası inşa edildi. AKP’li Meclis üyesi Murat Evke’nin kızının sahipliği altında Olea Armonia adlı zeytinyağı fabrikası inşa edildiği ortaya çıktıktan sonra jet hızıyla fabrikaya ÇŞB tarafından ÇED Gerekli Değildir, izni verildi. Bursa Barosu öncülüğünde açılan davada mahkeme izni iptal etti. Mahkeme kararına rağmen ÇŞB yeni bir ÇED Gerekli Değildir, kararı verdi. İkinci davada da karar aşamasına gelindi. Biz BSK olarak bu tür adaletsizlikleri red ediyor, ÇŞB’lığından ÇED izninin iptal edilmesini fabrikanın yıkılmasını istiyoruz.
ADRESE TESLİM KARAR: DÖKTAŞ FABRİKA ALANI ENDÜSTRİ BÖLGESİ İLANI
Bununla birlikte İznik Gölü’nün sorunları Orhangazi İlçemizde daha büyük boyuta ulaşmaktadır. Yanlış bir kararla yıllar önce İznik Gölü’ne yakınlarında 1. sınıf tarım alanı üzerine kurulmasıyla birlikte İznik Gölü’nün Orhangazi kıyısında gölü kirleten büyüklü küçüklü çok sayıda tesisin yapımına izin verildi. Çoğu demir çelik ve makine üreten bu tesislerin yeri yanlış ve taşınması gerektiği halde Döktaş kapasite artışı ÇED Kapsam Dışı kararına Bursa Barosu’nun açtığı davada mahkeme yürütmenin durdurulmasına karar verdi. Bunun üzerine 8 Haziran’da Cumhurbaşkanı Kararıyla sanayi tesisi içinde onca fabrikadan yalnızca Döktaş’ın arazisi, endüstri bölgesi ilan edildi. Biz bu ne anlama geliyor diye düşünürken AKP milletvekilleri tarafından TBMM Başkanlığı’na sunulan kanun teklifine göre endüstri bölgesi ilân edilmiş yerlerde yatırım yapmak için zorunlu tutulan Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) Süreci hükmü kaldırmak için yasal düzenleme başlatıldı. Biz BSK olarak söz konusu CB kararı ve kanun teklifinin derhal geri çekilmesini, çevreye ekolojiye duyarlı kararlar alınmasını talep ediyoruz.
GÖLÜN KİRLETİLMESİYLE OLUŞAN SİYANOBAKTERİ TEHDİDİ
Devleti yönetenlerin Marmara Denizi’nin sanki dipsiz çukurmuş gibi kirletilmesine izin vermeleri sonucu geçen yıl yoğun olarak gördüğümüz müsilaj tehlikesiyle yüz yüze kaldık. Bu yıl İznik Gölü’nde de yoğun olarak kirletilmesinin etkisiyle siyanobakteriler gölde endişe verici düzeyde görüldü. Uzmanların uyarılarıyla Sağlık Bakanlığı, 7 Haziran 2022’de Türkiye’de ilk kez halk plajında kirlilik nedeniyle İznik Gölü’ne girme ve yüzme yasakladı.
SİYONABAKTERİ KARACİĞER KANSERİ YAPAR
Hekimler, siyanobakterin karaciğer kanserini tetikleyen bir organizma olduğunu, deride tahriş, karın ağrısı ve ishal yaptığı konusunda uyarıyorlar. Siyanobakteriler, müsilaj gibi sudaki oksijeni tüketerek balıkların ve diğer sucul canlıların topu ölümlerine neden olmaktadır. Bunun yanında balıkların iç organlarına yerleşerek zehirli etkisi soframıza kadar taşınma tehlikesi bulunmaktadır.
İZNİK BELEDİYESİ KANALİZASYON ARITMA TESİSİ YETERSİZ
Siyanobakteri oluşumuna neden olan aynı müsilajda olduğu gibi sudaki aşırı azot ve fosfordur. Bu maddeler kanalizasyon, tarımsal atık ve tarım ilaç kaynaklı olarak artmaktadır. Bu yıl İznik Gölü’nde aşırı miktarda gözlenen siyonabakteri felaketine rağmen Bursa Büyükşehir Belediyesi, BUSKİ ve İznik Belediyesi sorumluluğundaki ilçe kanalizasyon sistemi yetersizliği uzun süredir çözüm beklemektedir. Kurumların ilgisizliği kirliliği ve siyanobakteriyi daha da arttırmaktadır. Biz BSK olarak Belediyelerden soruna acil çözüm bulmasını, kanalizasyon arıtma kapasitesini gelecekteki nüfus durumunu da göz önüne bulundurarak derhal İleri arıtma sistemi inşa etmelerini talep ediyoruz.
TARIM İLAÇLARI İZNİK GÖLÜNÜ ZEHİRLİYOR
İznik Gölü kirliliğin ve siyanobakterilerin temel nedenlerinden biri de tarım ilacı da denen zehirlerdir. Denetimsizlik, bilinçlendirme eksikliği, ilgisizlik nedeniyle tarım ilacı kutuları toprağa derelere atılarak Gölü kirletmektedir. Bursa Büyükşehir Belediyesi çevredeki köylere dağıtılmak üzere tarım ilaç kutularını toplamak için kontenyerler yaptırdığı bilinmektedir. Ancak her nedense bunları dağıtımını yapmadı. Biz BSK olarak önerimiz, tarım ilaçlarının üretiminden satışa ve kullanımdan sonraki aşamaya kadar izleme sistemi oluşturulması yönündedir. Tarım ilaçlarının tüm satışları denetim altına alınarak ilacı alanın kullandıktan sonra boş kutusunu teslim etme zorunluluğu getirilebilir.
BURSA BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ’NDEN KİRLİ SUYA TEMİZ YALANI
Konunun çarpıcı ve rahatsız edici yanı, Sağlık Bakanlığı yasaklama kararından 15 gün önce Bursa Büyükşehir Belediye’sinin İznik Gölü İnciraltı Halk Plajı’na suyun temizlik garantisi olarak bilinen Mavi Bayrak verildiğini duyurmuş olmasıydı. Ekim ayında çalışmalara başlandığı ve kriterlerden büyük kısmının karşılandığı bilgisi veriliyordu. Buradan soruyoruz, İznik Gölündeki su kalitesi kriterlerin tamamını karşılamadan neden Mavi Bayrak verildi ve nasıl oldu da 15 gün içinde sözde temiz denen İznik Gölü’nün kirliliği en üst düzeye çıkıp siyanobakterilerin daha önce görülmemiş oranda oluşumuna neden oldu. Aslında bu konu bazı plajlarda görmeye alışık olduğumuz Mavi bayrağın gerçeği yansıtmadığını ortaya koymaktadır. Buradan halkımızın dikkatini çekerek, Mavi Bayrak asılı plajlarda suyun temiz olduğu garantisi olmadığını önemle vurguluyoruz.
BURSA BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ, GÖL TEMİZLEYEN SAZLIKLARA DÜŞMAN
Bursa Büyükşehir Belediyesi, görev ihlali yaparak kirletilmesine göz yumduğu İznik Gölü’ne kötü etkisi bununla sınırlı değildi. İznik İlçemizin kuzeybatısında yer alan 400bin metrekare yaklaşık 52 futbol sahası gibi devasa genişlikteki sazlık ve bataklığı doldurarak 4. Dünya Göçebe Oyunları’nı burada yapacağını duyurdu. Gölün ve ekosisteme vereceği zararlar araştırılmadan oldubittiye getirilerek, sazlık moloz ve toprakla dolduruldu.
SAZLIKLAR, KUŞLARIN BALIKLARIN YUVASIDIR
Oysaki , sazlıklar göllerin yaşam döngüsünde en önemli doğal varlıklardır. Göl kuşlarının barınma, üreme-beslenme, yerleridir. Sazlıklar, göl balık yavrularının tehlikelerden korunduğu büyüyüp geliştiği ve diğer pek çok sucul canlıya koruma sağlayan kreşlerdir. Sazlıklar, göllerde tarımsal, evsel ve sanayi kaynaklı kirletilmeyle su içerisindeki zehirli ağır metalleri ve siyanobakteri yaratan azot, fosfor ve nitrat gibi maddeleri bünyelerine katarak göl suyunu temizler. Sazlık alanlar hiçbir masraf istemeyen mükemmel biyolojik filtrelerdir.
Bursa Büyükşehir Belediyesi İznik Belediyesi ile birlikte 2016’da günübirlik tesis reaksiyon alanı adı altında 1 milyon 310 bin m2 yaklaşık 170 futbol sahası büyüklüğünde sazlık alanı doldurmuştu. Bununla birlikte İznik Gölü sazlıklarında çıkartılan çok sayıda yangınlarla her yıl yüzbinlerce metrekare sazlık yakılarak yok edilmektir. Sazlık her yıl yakılması gerek belediye gerekse Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın umurunda değildir. Önlem almadıkları kuşların ve balıkların yuvası sazlık yangınlarını göz ardı etmeyi sürdürmektedirler. Biz, BSK olarak Bursa Büyükşehir Belediyesi, İznik ve Orhangazi Belediyelerinden İznik Gölü’ne zarar veren doldurma işlemlerinden derhal vaz geçmesini, sazlık yangınlarını önlemesini istiyoruz. dediler.