İlçemizde ve Türkiye’de Gazetecilik üzerine çok söz söylendi. Tarihsel gelişimi ve bakış açıları pek incelenmiş olduğunu zannetmiyorum. Bu bağlamda sürçü lisan edersek şimdiden affola!!!
Tarihin bilinen ilk haber toplama ve dağıtma gazetesi Roma Senatosu’nca IÖ 59’da çıkarılan Acta diurna’dır. Bu gazeteden 2.000 dolayında kopya çıkanlarak Roma İmparatorluğu’nun her tarafina dagıtılır ve halka açık yerlere asılırdı. Okuma bilenler gazetedeki yazıları yüksek sesle okuyarak okuma bilmeyenlere duyururdu. Bu gazetelerde siyasal ve toplumsal olaylar, gladyatör dövüşlerinin sonuçları gibi halkın ilgisini çeken konulara yer verilirdi. Çin’de Tang hanedanı döneminde (İS 7. – 10. yüzyıllar) dağıtılmaya başlayan saray genelgesi de mandarinlerin başarıları konusunda haberlere yer verdigi için bu yönüyle bir gazete sayılabilir. Yüzyıllar boyunca haberler yalnızca kulaktan kulaga ya da elde yazılmış metinler aracılığıyla yayıldı. Çok yavaş iletilebilen bu haberlerin ulaşabildigi insan sayısı da çok azdı.
- yüzyılda baskı makinesinin bulunması gazete ve dergilerin hızla gelişmesine yol açtı. 16. yüzyılda Avrupa’da savaşlara tanıklık etmiş kimselerin birinci elden aktardığı birkaç sayfalık savaş haberleri yayımlandı. Düzenli yayımlanan ilk gazeteler ise 17. yüzyılın başlarında Alman kentlerinde ve Belçika’nın Anvers kentinde basıldı.
O günlerde gazetecilik tümüyle devlet denetimindeydi. Yönetimdeki yetkililer kendi uygulamalarına ilişkin, işlerine gelmeyen yazıları sansür edebiliyor ve hatta yayını durdurabiliyorlardı. Yayın yoluyla iftiraya karşı uygulanan yasaların getirdigi cezaların ağırlığı, yayınların izne bağlı olması ve uygulanan sansür gazeteciliği oldukça zorlaştırıyordu.
Zamanla, giderek artan sayıda insan okumayı ögrendi. 19. yüzyildaki teknolojik gelişmeler sonunda gazetelerin baskı ve dagıtımı hızlandı. Bu da gazete ve dergiler arasında daha geniş bir okuyucu kitlesine sahip olmak için büyük bir rekabetin doğmasına yol açtı. Gazeteler tiraj adı verilen baskı sayısını artırmak çabasıyla yarışa girişti. Telgraf, telefon, radyo, film ve televizyon gibi yeni buluşlarla iletişim teknolojisi daha da gelişti. 20. yüzyılın ikinci yarısında ise bilgisayar, lazer yazıcılar ve fotoğraf aygıtlarının kullamlmasıyla ortaya çıkan elektronik habercilik, haberlerin toplanması ve iletilmesinde önemli degişikliklere yol açtı.
- yüzyılın sonlarında gazete sahiplerinin niteliklerinde de bir degişme görüldü.
Daha önceleri gazeteler genellikle varlıklı ailelerin elindeydi. Zamanla gittikçe artan oranda bu gazetelerin holdinglerce satın alındığı gözlendi. Bu holdingler gazetelerden başka bazı radyo ve televizyon istasyonlanı da ellerinde bulundururarak, haber toplamanın ve teknolojinin gerektirdiği yüksek maliyeti dengelemiş oluyordu. Sermaye sahipleri topluma yön vermeye başladılar…
İlçemizde basın yayın ve Gazetecilik kuşkusuz Cumhuriyet ile harekete geçti. İlk başlarda dışarıdan gelen gazeteler okunur ve dağıtılırdı.
Bursa merkezli gazeteler 1922 sonrası yayına başlar, Orhangazi’de ise 60 ihtilâli sonralarında 1980 yılı başlarında matbuat birden hızlanır basın yayın önemi artar. 2000’lerin başlarına kadar en şaşalı yıllarını yaşayan basın yayın şimdilerde resmen dibi görmüş durumdadır. Gazete tirajları düşmüş, bayilerde gazete bulmak bile zorlaşmıştır.
Özellikle Orhangazi’de basın hizmeti yapan gazete sahiplerinin içler acısı durumu ortadadır. Sosyal medyadan bir birlerine laf atmalar, laf söylemeler, ve Gazeteci ahlak ve kültürüne yakışmayan halleri ibretle izlemekteyiz. Gazeteci mesleğini yapar iken genel görgü kurallarına riayet ettiği sürece toplumda karşılık bulur, Kırkpınar güreş meydanında ki cazgırlar gibi ona buna laf yetiştirmek ile gazetecilik olmaz. Sırtımı ona dayarım, buna dayarım ile gazetecilik olmaz. Misal olarak Bir yılı aşan süredir Orhangazi Lider gazetesinde elimizden geldiğince yazıp çiziyoruz. Hakkımda bu kimin adamı? Kime çalışıyor? Para mı alıyor? Gibi dedikodular kulağıma geliyor, Biz sıradan bir vatandaşız, Bizi kendileri ile karıştıranlar oluyor, gözümden kaçmıyor, ancak yazılarımızın ağırlığından rahatsız olanlar varmış, Kimse kusura bakmasın. Verdiğimiz rahatsızlıktan gurur duyuyorum. Açıkça söyleyeyim; ben gazeteci değilim. Kendi tarih araştırmalarımı yazıyorum. Kamuoyu ile paylaşıyorum. Bana bu fırsatı verdiği için Sayın Fatih Mısır’a teşekkür ederim. İlçemiz Doksanlı yıllarda olduğu gibi şimdide Don Kişot doldu. Yel değirmenleri ile savaşan Don Kişotlara başarılar diliyorum. ÇGD Bursa 34. Kuruluş Yıldönümü ve 2023 yılı ödül töreninde Yılın Genç Kalem ödülüne layık görülen Bursada Bugün Muhabiri Orhangazi Lider gazetesi imtiyaz sahibi Fatih Mısır ilçemizin gururu oldu. Ödülünü Bursa’da silahlı saldırıya uğrayan Yaman Kaya’dan alan Fatih Mısır Gazetecilik konusunda ilçemizde örnek gazeteci oldu. Gazetecilik Ahlak ve kültürüne yakışan budur. Şahsen şahit olduğum habercilik anlayışını Orhangazi’de kimsede görmedim. Basın şehitlerimiz Uğur Mumcu başta olmak üzere isimlerini sayamadığım rahmetli olmuş Gazeteci Büyüklerimizin ruhları şâd olsun.
İlkeli haberciliğin peşinde koşan İdealist gazetecilere selâm olsun.
Gününüz güzel Hızır Yoldaşınız olsun.