Bursa’nın suyu, Bursa Büyükşehir Belediyesi Su ve Kanalizasyon İdaresi (BUSKİ) Genel Müdürlüğü’nün kampüsü içerisinde kurulan Veri Tabanlı Kontrol ve Gözetleme Sistemi (SCADA) Merkezi’nden kontrol ediliyor. 3 bin aboneye bir alt bölge gelecek şekilde, 257 alt bölgeye ayrılan şehirdeki kayıp-kaçak oranları ve teknik sorunlar, 7/24 esasına uygun çalışılan merkezden online izleniyor. Olası bir arıza durumunda, sorunlu hatlara, ekipler bölgeye gitmeden, merkezden, uzaktan müdahale edilirken, altyapı yatırımları sayesinde 28 yılda 3 barajlık su tasarrufu sağlandığı bildirildi.
Bundan 28 yıl önce baraj suyunun sadece yüzde 35’ini abonelerine ulaştırabilen BUSKİ, kurduğu altyapı sayesinde, bugün Doğancı ve Nilüfer barajlarındaki suyun yüzde 80’ini Bursalılarla buluşturuyor. BUSKİ tarafından 1989-2022 yılları arasında, toplam 12 bin 234 kilometre içme suyu hattı döşendi. İçme suyunda kayıp kaçakla mücadelede ülke genelinde birinci sırada yer alan Bursa Büyükşehir Belediyesi, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan tarafından başlatılan ‘Su Verimliliği Seferberliği‘ kapsamında ödüllendirildi. Kayıp kaçakla mücadelede sadece altyapı çalışmaları değil, 2008 yılında BUSKİ Genel Müdürlüğü’nün Acemler’deki kampüsü içerisinde kurulan SCADA Merkezi de büyük rol oynuyor. Uzay üssünü andıran merkezde, Bursa’nın su altyapısı 7 gün 24 saat kontrol ediliyor. 257 alt bölgeye ayrılan Bursa’daki suyun akışı, adım adım bu merkezden izlenirken, kayıp kaçak ve olası arızalara da olay yerine gitmeden merkezden müdahale ediliyor.
1 milyon 500 bine yakın aboneye sağlıklı içme suyunu ulaştıran kurumun, 1995 yılında baraj suyunun ancak yüzde 35’ini vatandaşlara ulaştırabildiğini, barajdan çıkan suyun yüzde 65’inin ise içme suyu hatlarının yetersizliği nedeniyle kayıp-kaçak olarak kayıtlara geçtiğine dikkat çeken BUSKİ Genel Müdürü Güngör Gülenç, son 28 yılda yapılan altyapı yatırımları ile merkez ilçelerde içme suyundaki kayıp oranının yüzde 20.21’e kadar indiğini ve 3 barajlık su tasarrufu sağlandığını belirtti. Gülenç, şunları söyledi: “1989 yılında başladığımızda çok ciddi sorunlar vardı. Yani gelen su gidiyor, vatandaşımıza ulaşmakta zorluk çekiyor, üst katlara basınç yetersizliği nedeniyle çıkamıyor. Bir sürü problemler vardı. O gün itibarıyla biz ne yaptık? Biz BUSKİ olarak ilk etapta sayısal harita ürettik. Harita üretimi yaptıktan sonra, bütün Bursa’nın tek tek sokaklarını dolaşarak, yer altında hangi cins borular, hangi çapta borular var, tek tek tespit ettik. Bu ürettiğimiz sayısal haritalara işledik. Daha sonra da ‘Bursa’mızın 30 yıl sonraki, nüfus projeksiyonuna göre su ihtiyacı nedir?’ dedik. Su kaybı yüzde 65 ama su kaybı neresinde Bursa’nın? Koca bir Bursa bulamazsınız. BUSKİ kurulduğu gün, Bursa’mızı 257 küçük alt bölgeye ayırarak başladık ve her bölge tek noktadan su girişi olacak şekilde planladık. SCADA merkezinden biz bunları artık online izliyoruz. Yani 257 noktaya su nerede ne kadar giriyor, hangi bölgede ne kadar su var, ne kadar kayıp var. Ondan sonra biz Bursa’mızdaki su kayıp kaçaklarını bölge bazında incelemeye başladık. Bunların da coğrafi işleyiş sistemine aktarılması ve bunun da SCADA merkezinden takibiyle, biz su kayıp kaçakları nerede olduğunu artık görür olduk, izler olduk.”
‘YÜZEYE ÇIKMAYAN SU KAYIPLARINI TESPİT EDİYORUZ’
17 ilçede, 10 bin 800 kilometrekare alanı, SCADA Merkezi sayesinde anbean izlediklerini söyleyen Gülenç, şöyle devam etti:
“Yüzeye çıksa zaten kolay vatandaş bize gösteriyor, ‘Burada su kaybı var’ diyor. Ama biz şu anda öyle bir yerdeyiz ki bu su kaybının yüzeye çıkmayan bölümlerin tespit ediyoruz, bu SCADA merkezimiz sayesinde. 2008 yılında kurduk, bulunduğumuz binayı. 2008 yılından itibaren yapmış olduğumuz tüm sistemleri buradan izler haldeyiz. Bugün itibarıyla da 10 bin 800 kilometrekare alandayız. Bütün 17 ilçede, bütün ilçelerimizin imalatları tamamlanan çalışmalarını buraya aktarıyoruz ve buradan takip ediyoruz. Eğer su kaybını azaltmasaydık ne olacaktı? Eğer biz yüzde 65’i, kayıp kaçağı azaltmasaydık, bu mevcut olan 2 tane barajımız var. Hacimleri 35’ten 70 milyon metreküp civarında. Biz yüzde 65’in, yüzde 35’ini kullanıyorduk. Şimdi ise yüzde 20 indirmekle 80’i kullandık. Yani biz suyumuzun yüzde 35’lik rezervini kullanırken artık yüzde 80’lik rezervini kullandık. Eğer biz su kaybını azaltmasaydık, 2 tane daha baraj yapsak bile bugün su sorunu yaşardık. “ dedi.