Gazi Mustafa Kemal’in Samsun’a çıkışının bazı kişilere dert olduğunu bilirdik ancak Bursa’da dert edinecek olduğunu görsek bilsekte bunu dillendirme cesareti göstereceklerini beklemiyordum. Keşke Yunan galip gelseydi diyen kişiden farksız bir bakış açısına sahip olduğunu bilmiyordum Ali Ay.
Bursaspor eski başkanı Ali Ay’ın söylemlerini videosunu izleyene kadar pek inanamamıstım. Bursaspor’u biz kimlere emanet etmişiz zamanında pes doğrusu…
Merih Ayder abimiz Antika pazarında bana konuyu anlattığında pek anlayamamıştım. İlk tepki gösteren kendisi olduğu için kendisine çok teşekkür ediyorum. Gelelim Mustafa Kemal Atatürk’ün Samsun’a çıkış meselesine; Mustafa Kemal’in Samsun’a çıkışı, 19 Mayıs 1919 tarihinde 9. Ordu Müfettişi Mustafa Kemal’in Bandırma Vapuru ile yapılan yolculuk sonrası Samsun’a ulaşması olayı. Bu olay Kurtuluş Savaşı’nın fiili başlangıcı olarak kabul edilmektedir. Bu hareket için tarihçiler çok yorumlar yaptılar ancak Ali Ay meseleyi anlayamamış olacak ki diline doladı. Oysa ki Bursa ve Civarında İngilizlerin organize ettiği Hilafet ve Saltanat yanlıları meşhur Anzavur ile Bursa Belediye binası önünde padişaha bağlılık mitingleri organize ediyordular. Atatürk’ün Samsun hareketi yerine Bursaspor’a verdiği zararları dile getirmesi ve hesap vermesi gereken kişi Eski başkan Ali Ay’dır. Ali Ay; aklınca Bursa’da birlik beraberlik olmadığını ironi yaparak söyledi! Ancak Bursa halkının ne kadar milliyetçi olduğunu herkes biliyor. Milli mücadeleyi M.K.Atatürk Anadolu’dan başlattı. Sivas ve Erzurum kongreleri bu amaçla yapılmadı mı? Nihayetinde Mudanya Mütarekesi hangi şartlarda oldu. Bursa işgal edildiğinde Ankara’da Meclis kürsüsünde siyah örtü serilmiş ve işgal sona erene kadar bu örtü kaldırılmamıştır. 1922 yılına kadar süren bu mücadeleyi 1 Haziran 1963 kuruluş tarihi olan Bursaspor ve taraftarlarına olumsuz yönde benzetmek hotel kahvaltı sohbetlerinde Atatürk’ün adını zikretmek hiç hoş bir durum değildir.
Bundan mütevellit Tarihçilerin işine karışmamasını tavsiye ederim. Gelelim bir başka mevzuya.
TRABZON GÜNE BAKIŞ GAZETESİ VE TARİHİ GAFLARINA
Geçen hafta haberlere bakarken internette önüme bir haber düştü. Haberde Trabzonlular ile Arapların benzerlikleri işlenmişti. Ancak ben böyle rezil bir haber daha evvel ne okudum ne gördüm. İngiliz sömürge gazetesi bile böyle Türk milletini aşşağılayamaz, küçültemez. Sosyal medyada (Facebook’ta) paylaştım. Orhangazi Trabzonlular dernek başkanımız Yüksel beyde düşüncelerini dile getirdi. Kendisine burdan çok teşekkür ediyorum.
Bu gazetenin haberlerinin Trabzon’u ve Trabzonluları temsil edemeyeceğine kanaatimiz tamdır. Araplar ile Dinimiz haricinde hiç bir ortak noktamız olmadığını sokakta ki çocuk bile bilir iken bu gazetenin Arap güzellemesi olsa olsa yalakalıktan başka bir şey olmaz,olamaz. Bugün Trabzon yaylaları, Uzungöl,Araklı,Beşirli hatta hatta Trabzonspor’un bile Araplara satılması gündemde iken gazetenin haberine hiç şaşırmıyorum.
Trabzon Fethi ile ilgili Trabzon valiliğine ve Büyükşehir belediyesine yazdığım dilekçeye cevap verilmemesi gayet normal gelmeye başladı. Milli konularda yöneticilerin bu kadar duyarsız olduğu başka bir ülke yoktur. Avrupa’da olsun, Dünyanın neresinde olursa olsun Milli güvenlik konularının bu kadar hiçe sayıldığı başka bir ülke bulamazsınız. Bugün Toprak satan yarın topraksız kalır. Filistin örneği gözümüzün önündedir. Bir Karadeniz fıkrası ile yazıma son verir iken Trabzon Güne Bakış gazetesini bu ve benzeri haberlerinden dolayı kınıyorum.
ATTA GİDECEĞİZ
Azrail Temel’in canını almak için gelmişti. Temel hemen bir çare buldu. İsaret parmağını ağzına sokup, ağuk guğuk sesleri de çıkararak bebek taklıdı yaptı. Azrail durumu anlamış ve Temel’in oyununu bozmamış, gitmiş. Ertesi ve daha ertesi günü Temel yine aynı numarayı yapmış ve kurtulmuş. Hatta daha ileri giderek kendisine birde emzik bile almış. Azrail yine gelmiş, Temel hemen yerde emeklemeye baslamış. Azrail Temel’e :
-Temel gel attaaaa gideceğiz.
Haftaya apayrı bir konu ile birlikte olana kadar esen kalın…
İlhan Erdem