Atatürkçü düşünce derneği Orhangazi şubesibüyük taarruzun 98.yıldönümünde bir mesaj yayınladı.Add Orhangazi şubesi başkanı İsmail Saidoğlu tarafından yapılan açıklamada
‘’Bu eser, Türk milletinin hürriyet ve istiklal düşüncesinin ölümsüz bir abidesidir.”
”Biz, Atatürk’e ve onun devrimlerine yürekten inanan yurtseverler olarak onlara diyoruz ki: Başaramayacaksınız! 26 Ağustos 1922’den bu yana geçen 98 yıl içinde Büyük Kurtarıcı Atatürk’ün eserlerini yürekten benimsemiş, vazgeçilmez bir yaşam biçimi haline getirmiş olan on milyonlarca yurttaşımız size geçit vermeyecektir.
Bu gün 26 Ağustos. 98 yıl önce Büyük Taarruzun yıl dönümü. Bu zaferi bize sağlayan Mehmetçiklere teşekkür ederiz. hepsinin ruhları şah dolsun. Mondros mütarekesi ile Türkiye’nin 9 Eylül’ü İzmir’in kurtuluşu olarak kutlarken, diğer yandan Yunanistan’da 14 Eylül tarihini soykırımı tarihi olarak kutlamakta. Bu nasıl soykırım kutlaması. Türkiye’ye şimdi bir anayasa dayatması var. Sivil anayasa deniyor. Niçin eski anayasanın yerine sivil anayasa deniyor. Türkiye bir yerlere götürülmek isteniyor. Türkiye’nin ekonomisi, bankaları, borsası, uluslar arası entegrasyona uyumlu hale getirdiler. Şimdi sıra hukuksal boyutuna geldi. Anayasa ile hukuk sisteminde değiştirmek istiyorlar. AB olsun, ABD olsun Türkiye bizim bir dediğimizi iki etmiyor. Suriye, Iran ve Irak konularında ne dersek yerine getiriyor. Ticari bağlantılarını da bizim istediğimiz şekilde yaptı. Artık tek eksik olarak Hukuk sistemi kaldı. Türkiye’de öyle bir dönemler var ki, bu dönemler narkoz etkisi yapıyor. Sivillikten nasibini alamamış, DKÖ’ler içinde bulunmamış efendiler ne derse o olur diyen zihniyet demokrat olur mu? Her kesimi hizaya sokmaya uğraşan zihniyet itaat bekliyor. Biz yaparız halk itaat eder. Türkiye’ye dayatılan bu anayasa Türkiye’ye yeni bir beyin nakli yapılması isteniyor. Bu beyin nakli ile birlikte 9 Eylül, 19 Mayıs, 23 Nisan, 30 Ağustos, 29 Ekim tarihleri hiçbir şeyi ifade etmeyecek. Bu beyin nakli yapıldığında kabeniz Washington olacak. Bu nedenle Atatürk’ün hiçbir şeyine tahammül edemiyorlar. Atatürk 10 Kasım 1938’de aramızdan ayrıldı. Bu günden beri emperyalizmin hala korkulu rüyası olarak sürüyor.
Bu gün bu topraklara, Gırnata’yı, Kurtuba’yı ziyaret eden turistler gibi gelmiyorsak; kiliseye çevrilmiş camilere, haç dikilmiş kubbelere bakıp için için ağlamıyorsak, hala bu coğrafyanın sahibi, başı dik , gururla gezen fertleriysek, canını dişine takarak son Türk-İslam yurdunu emperyalistlere terk etmeyen, canı ve kanı pahasına vatının her sathını savunan kahraman ecdadımız sayesindedir. Onlara ne çok şey borçlu olduğumuzu anlamak için Filistin’e bakmak yeter. Kendi topraklarında sürgün, öz yurtlarında parya haline gelen Filistinliler geçmişteki gafletlerinin, ciddiyetsizliklerinin ve fedakarlık yapamamalarının bedelini halen ödüyorlar.
Şükür ki biz bu esareti, bu zilleti yaşamadık.Sizin sayenizde yaşamadık ey şehitlerimiz, gazilerimiz; sizleri yetiştiren analar, bacılar; duaları ile ordularımızı tey’id eden aksakallı dedeler…Hakkınızı ödemek ne mümkün?
Gazi Mustafa Kemal, Mareşal Fevzi Çakmak başta olmak üzere zaferin mimarları kurmay heyetine; Yüzbaşı Agah Efendi, Albay Reşat Çiğiltepe başta olmak üzere tüm şehitlerimize şükran ve minnetlerimizi arz ediyoruz.
Kimse bayrağı, vatanı sahipsiz sanmasın..BİRLİK OLALIM Mutlaka vatan, bayrak, millet, Cumhuriyet konularında bir yumruk gibi bütün olalım. Bu ulusal sınır içinde barış içinde yaşamaktan başka çaremiz yok. Eğer bunu becermezsek, geçmişte emperyalizmin İstanbul ve İzmir’in işgalinde, Anadolu’nun her köşesine asker çıkarışlarında ve Sevr dayatmasında uyguladıkları korkunç planlarla yeniden yüz yüze geleceğiz..
Büyük Atatürk, Atatürkçü Düşünce Derneği, senin eşsiz devrimlerinin ebediyen yaşaması ve Türkiye’nin senin gösterdiğin yolda, demokrasi ve barış içinde ilerlemesi için var gücüyle çalışmaya devam edecektir”. bu toprakların kapılarını bize yurt olmak üzere açan Malazgirt Savaşının 949.Yıldönümü milletimize, emperyalistler karşısında zafer bekleyen tüm ezilmiş ve işgal altındaki milletlere kutlu olsun. Denildi.