Türkiye’nin en büyük çiftçi kuruluşları arasında yer alan Marmarabirlik, geçtiğimiz Cumartesi günü yaptığı açıklama ile yeni sezon zeytin alım fiyatlarını taban 380 dane barem 47 TL, tavan 180 dane barem 125 TL yağlık fiyatını ise 45 TL olarak belirlemişti.
Açıklanan fiyatların piyasa koşulları karşısında çok düşük olduğunu savunan üreticiler ise Marmarabirlik’in alım fiyatlarına tepki gösterirken, bir tepkide Orhangazi ilçesinde bir araya gelen Mahalle Muhtarlarından geldi.
Orhangazi muhtarlar derneği önünde toplanan 31 mahalle Muhtarlarının ortak açıklaması Muhtarlar derneği başkanı Kadri Ergen tarafından yapıldı.
Açıklamasında zeytin üreticisinin maliyetler karşısında ezildiğini ifade eden Ergen, Marmarabirlik tarafından zeytin alım fiyatlarının yeniden güncellenmesi gerektiğini aksi takdirde üreticiyi zor günlerin beklediğini söyledi.
Yapılan basın açıklamasında üreticiler adına konuşan Orhangazi Ziraat Odası Başkanı Dinçer Dimrit ise şunları söyledi ;
‘Marmarabirlik’in çiftçimize dayattığı bu fiyatları artık kabul etmiyoruz. Hasat dönemi geldiğinde, piyasada daha yüksek değer bulan zeytinimizin Marmarabirlik tarafından ucuza alınması, yıllardır çiftçimizi mağdur eden bir yaklaşım haline gelmiştir. Marmarabirlik, bir yağlık zeytin kooperatifi olmadığı halde çiftçimizin sırtına bu yükü bindirme cesaretini nereden bulmaktadır?
Sayın Başkan, 160 lira olan piyasa değerine rağmen baş bareme neden 125 lira gibi komik bir rakamı uygun görmüştür? Çiftçimizin emeğini, alın terini hiçe sayarak üretim maliyetlerini yok saymak nasıl bir adalet anlayışıdır?
Ayrıca, Marmarabirlik’in pazarlama stratejilerinde ciddi hatalar vardır. Bayilik sistemi ile yeterli satış hacmine ulaşamayan kurum, bayilerin ekonomik baskısıyla kârını kaybetmiş ve bu zararı çiftçimize yıkmıştır. Marmarabirlik, işçi alımlarında liyakati bir kenara bırakıp, tanıdık ve akraba ilişkileri üzerinden hareket ederek kurumun güvenilirliğine büyük zarar vermiştir. Bu yapısal bozukluk, Marmarabirlik’i üreticiyi koruması gereken bir kurum olmaktan çıkarmış, değerlerimizden uzaklaştırmıştır.
On yılı aşkın süredir yatırım yapılmayan Marmarabirlik, bu yanlış politikalarla ürün satış maliyetlerini artırmış, rekabet gücünü düşürmüş ve özel sektöre alan açmıştır. Kendi çiftçisini koruması gereken bir kurum olarak Marmarabirlik, özel sektör lehine bir piyasa yapısı oluşturarak marka değerini düşürmüştür.
Başkan, kurumun ‘başarılarından’ bahsederken faiz oranlarının yüksekliğinden de söz etmektedir. Faizle mi zeytin alınmaktadır? Marmarabirlik, çiftçiye düşük fiyat verme kararını faiz yükü ya da tüccar baskısı nedeniyle mi almaktadır?
Bu fiyat politikası, çiftçilerimizi zor durumda bırakırken Marmarabirlik’in asli görevi, kendi çiftçisinin yanında durmak ve piyasa koşullarını dikkate alarak adil bir fiyat sunmaktır. Bu baskılar, Marmarabirlik’in üreticiyi desteklemekten ne kadar uzaklaştığını açıkça göstermektedir. Çiftçimizin geleceğini koruyacak bir kurum, üreticiyi mağdur etmemelidir. Marmarabirlik’e, kendi üreticisinin yanında durması ve emekleri hak ettiği değerde alması için çağrıda bulunuyoruz.’ dedi.